Muğla 1 Şubesi

Eğitimde Şiddet Marmaris ve Bodrum'da Protesto Edildi

İzmir’de okul müdürü Ayhan Kökmen’in katledilmesi nedeniyle eğitimcilere yönelik şiddeti Marmaris ve Bodrum ilçelerinde eğitim sendikalarının katılımı ile basın açıklamasıyla  protesto etti.

Basın açıklamalarında ellerinde 'Eğitimciye şiddet dur de' ve 'Eğitimde şiddete son' yazılı dövizler taşıyan öğretmenler, 'Öğretmene kalkan eller kırılsın', 'Öğretmene şiddete son' sloganları attı. Eğitim sendikalarının temsilcilerinin basın açıklamasında kendilerine ait bölümleri sırayla okudu.  Yapılan ortak açıklamalarda şu ifadelere yer verildi:

"Son yıllarda öğretmenlere yönelik şiddet büyük artış gösterdi. Bilim yuvalarında öğretmenler ve eğitim çalışanları ya öğrenci ya da veli tarafından sözlü, fiziksel saldırıya uğramaktadır. Öğretmenler artık gazetelerin üçüncü sayfalarında yer alıyor. Öğretmenlerimizin motivasyonuna, itibarına, sıhhatine ve hatta canına kast eden şiddet vakaları, artık eğitim hayatımızda en hayati problemlerden birisi haline gelmiştir. Bugüne kadar okullarda yeterli güvenlik önlemleri almadığı gibi öğretmenlere uygulanan şiddete seyirci kalan Milli Eğitim Bakanlığı, her fırsatta öğretmeni değersizleştiren ve hedef gösteren uygulama ve açıklamalar yapmakta istikrarlı davranıyor. Öğretmeni toplum nezdinde itibarsızlaştıran bu tür açıklamaların saldırılarda önemli bir rol oynadığını düşünüyoruz. Tüm sendikalar tek vücut olarak saldırılar sonucu hayatını kaybeden bütün öğretmenlerimize Allah'tan rahmet, saldırıya uğrayan bütün eğitim çalışanlarına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor; şiddete başvuranları kınıyor, yetkilileri gereken tedbirleri ivedilikle almaya ve kamuoyunu daha duyarlı davranmaya çağırıyoruz. Çünkü saldırıya uğrayan, öldürülen bizim geleceğimizdir."

Şiddet olayları sağlıksız bir gidişatı işaret etmektedir

Son zamanlarda okul içinde ve dışında öğretmenlerin maruz kaldığı şiddet olaylarında gözlenen artışın, eğitimin işleyişini ve toplumsal huzuru ciddi manada tehdit eder boyuta ulaştığını ifade edilen basın açıklamasında: “Hemen her yıl okulların açılmasıyla başlayan şiddet haberlerinin neredeyse günlük hayatın parçası haline gelmiş olması, sıradanlaşması maalesef acı bir realite olarak bizi endişelendirmektedir. Şiddetin fiziki ve psikolojik hasarı sadece maruz kalan eğitimcinin hayatını etkilemekle sınırlı kalmamakta, başta ailelerine ve öğrencilere olumsuz yansımalarıyla eğitim düzenini de etkilemektedir. Eğitimcileri hedef alan ve hazin sonuçlara yol açan şiddet sarmalı her bakımdan üzücü olduğu kadar düşündürücüdür. Sevgi, merhamet, yardımlaşma ve hoşgörü gibi ahlaki, kültürel değerlerimizin zayıflama ve sarsılmasına paralel olarak artan şiddetin, kanıksanmış ifade ve talep biçimine dönüşmesi hazin bir durumdur. Şiddetin aileden sokağa ve çalışma ortamına kadar hayatın her yerinde gözleniyor oluşu sağlıksız bir gidişatı işaret etmektedir. Bu cennet ülkede cinnet toplumuna doğru gitmek hepimizi düşündürmeli ve harekete geçirmelidir.”

“Eğitim çalışanlarımızın şiddete maruz kalmaları asla kabul edilebilir bir durum değildir” denilen açıklamada, “Çünkü onlar bütün bir toplumun aklını, duygusunu, dimağını, umudunu temsil ederler. Şiddet, ruh düzeni sağlıklı, normal bir insanın başvuracağı bir dil, bir yöntem değildir, olamaz, olmamalıdır. Şiddet ve eğitim asla yan yana gelmemesi gereken iki kelimedir ve doğaları gereği birbirine ilgisiz uzaklıkta iki alandır, öyle olmalıdır. Bilgiyi, beceriyi, bilimi, anlayışı, irfanı, ahlâkı öne çıkarmak, bu değerleri çoğaltmak, yüceltmek olan insanların şiddetle, şiddetin bu insanlarla işi olamaz."

Öğretmenler, daha sonra slogan atıp  okullarına döndü.