UÇAK: Hakaret etmeyi sendikacılık sananlara en iyi cevabı yine kamu görevlileri verecektir!

Kamu görevlilerinin haklarını savunmak, çalışma şartlarının iyileştirilmesi için çalışmak, sosyal, mali ve özlük haklarının korunması ve geliştirilmesi için var olması, emek harcaması gereken bir sendikanın il temsilcisi, ağzından çıkanı duymayacak, sendikamıza olan hırsı gözünü kör etmiş bir tavırla, hakarete, iftiraya ve hedef saptırmaya varacak şekilde demeç vererek kamuoyunu yanıltmaktadır. Kendi hayal dünyalarında oluşturdukları tezviratla sendikamızı karalayarak kendilerine üye devşirme ve bu yolla yetkiye ulaşma dışında bir yöntem, insani ve sendikal bir yordam bilmemektedir.

Kamu görevlilerini ‘makam ve mevki düşkünü’, ‘şahsi menfaat peşinde koşan’, ‘hür iradeleriyle karar vermekten aciz’, ‘mazoşist’ ve ‘gaflet uykusunda’ olmakla suçlayan Türkiye Kamu-Sen Muğla İl Temsilcisi,  bir makamı olduğunu ve makamını yıllarca korumakta mahir olduğunu unutmuş gözüküyor.Bu kadar hakaretin üzerine kamu çalışanlarının sendikalarına üye olmalarını bekliyor.Böyle bir sendikal anlayış dünyanın hiçbir yerinde şimdiye kadar görülmemiştir. Kamu görevlilerine hakaret eden, ‘benden değilsen mazoşistsin, makam düşkünüsün’ diyen sendikal anlayışı,  tüm kamu görevlilerinin vicdanına bırakıyorum.

Hakaret ettikleri, ‘kalpleri mühürlü’ olmakla itham ettikleri kamu görevlileri,  onların taktıkları maskelerinin arkasındaki gerçek yüzlerini iyi bilmektedir, oyuna gelmemektedir. Aksi hâlde yıllardır sendikamızı zirveden yeni ufuklara yolculuğunda yalnız bırakır, başka bir sendikayı veya kendilerine hakaret edenbu sendikayı genel yetkili sendika yaparlardı. Bunu hâlâ anlamamakta ısrar etmelerini ise anlamakta güçlük geçiyoruz. 

Ortaya attıkları iddiaların ne kadar temelsiz olduğunu gösterecek bilgilerin verilmesini, bulandırdıkları suyun berraklaşmasını, alanın, kamu görevlilerinin doğruları, hakikatleri bilmesini önemsiyoruz.

Kamu görevlilerinin özgür iradeleri ile yetki verdiği Memur-Sen olarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile bir toplantı gerçekleştirdik. Kamu görevlilerinin son aylarda ekonomik dalgalanmalardan en az şekilde etkilenmesini sağlamak adına gerçekleştirilen toplantıda “Ek Protokol” imzalanması suretiyle ilave ödeme/ek zam yapılmasının yanı sıra, 3600 ek gösterge, öğretmenlik meslek kanunu ve sözleşmeliler konularında bir an önce çalışmaya başlanması hususunda mutabakata vardık. İyileştirmelerin 15 Ocak maaşına yetiştirilmesi konusunda irademizi ortaya koyduk.

Ekonomideki dalgalanmanın Euro ve Dolar’daki hareketliliğin, TL’nin değer kaybının memur maaşlarını erittiğini ilk olarak ifade edip, ekonomik fotoğrafı gören, asgari ücreti yükselten hükûmetin memuru da görmesi, alım gücünü yükseltmesi çağrısında bulunduk.

Sendika olarak, kamu çalışanları için girişimlerimizi yoğunlaştırdık ve taleplerimizi ortaya koyduk. Bu taleplerin bir kısmı toplu sözleşme ile 1 Ocak’tan sonra uygulamaya başlayacak iken bir kısmının da en kısa sürede hayata geçirilmesi için yetkililer ile görüşmelerimiz devam etmektedir. Toplu sözleşme sürecinde Konfederasyonumuzun kazanımlarının, fırsatçı sendikanın ‘biz istedik, biz yaptık’ yalan beyanıyla kamuoyunu yanıltmaya çalışmasını hayretle takip ediyoruz. Kamu görevlileri de bu yalan beyanları şaşkınlıkla izlemektedir. Öyle ki Ağustos ayında gerçekleştirilen toplu sözleşme görüşmelerinde son güne kadar masada yer alıp son anda masadan kaçarak üyelerini ve diğer kamu çalışanlarına hayal kırıklığına uğratan malum sendika, şimdi anlamsız bir şekilde kazanımlara sahip çıkmaya çalışmaktadır.

Biz hak ve hakikat yolunun yılmaz neferleri olarak gecemizi de gündüzümüzü de kamu görevlileri için harcarken gizli ittifak adı altında kapalı kapılar ardında alicengiz oyunu çevirenler bu çalışmaları karalamaya kalkmaktadır. Hakikatleri görmemek için gözleri kör, kulakları sağır olanlar, kurtlu-koyunlu benzetmeler yapmaktadır. Eğer illaki bir kurt görmek istiyorsanız,  o kurdu fasit iş birlikçilerinizin sofrasında aramanız daha doğru olacaktır.

Enflasyonun artmasının, kurdaki dalgalanmanın sorumluluğunu dahi sendikamıza yüklemek gafletinde bulunan bu anakronik anlayışa en iyi cevabı yine eğitim çalışanları, kamu görevlileri verecektir.

Önder Uçak

Eğitim-Bir-Sen Muğla Şube Başkanı