Muğla 1 Şubesi

Yalçın, ÖNDER'in 15'nci İmam Hatipliler Kurultayı'na Katıldı

Yalçın, ÖNDER’in 15’nci İmam Hatipliler Kurultayı’na Katıldı


14.10.18, Pazar

ÖNDER’in 15’nci ‘İmam Hatipliler Kurultayı’nda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Bizim inanç dünyamızda, kaybedince yeise, kazanınca kibre düşmek zafiyettir. Bizim inancımızda, umutsuzluk Yaradan’dan yüz çevirmek, kibir ise şeytanın rehberliğinde yol yürümektir. Bunların idrak ve şuur noktasında karşılık bulduğu zeminlerin mekân noktasındaki zirvelerinden biri İmam Hatip Liseleri, insan noktasındaki zirvelerinden biri ise İmam Hatip Okulları öğrencileridir” dedi.

 

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, ÖNDER tarafından 15’ncisi düzenlenen “İmam-Hatipliler Kurultayı”na katıldı. ÖNDER Genel Başkanı Halit Bekiroğlu, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Dursun, ÖNDER Yönetim Kurulu üyeleri, Antalya ve çevre illerde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile çok sayıda imam-hatipli öğrencinin, ailesinin ve öğretmenlerinin katıldığı programda selamlama konuşması yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın önemli noktalara değindi. 

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Bir asrı aşan geleneğin müellifi olmayı başarmış, asırları kuşatan istikamete dayalı geleceğin inşasının mükellefi olmaya adanmış İmam Hatiplilerin 15. Kurultay’ında bulunmanın mutluluğunu yaşıyorum. Sözlerine ortak olmaktan, seslerine katkı sunmaktan her dem onur ve gurur duyduğum bir teşkilatın, inanmış insanların, İmam-Hatip davasına zimmetlemiş adam gibi adamların heyecanını paylaşma imkanını bize ikram eden ÖNDER’e ve çok değerli Genel Başkanı Halit Bekiroğlu'na hasseten teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

İHL’lerin ortaya çıkışından bugüne geçen tarihi sürece göz atıldığında İHL’lelerin tarihçesinin aynı dönemdeki Türkiye tarihi ile örtüştüğüne dikkat çeken Genel Başkan Ali Yalçın, “İmam-Hatiplerin kurulduğu, açıldığı, sayılarının arttığı dönemlerde Türkiye’nin ufku açılıyor, fırsat ve imkânları artıyor. Kapatıldığı dönemlerde ise Türkiye geleceğe gözlerini, medeniyet coğrafyasına ise kulağını kapatıyor. Vesayetin hâkimiyeti, darbelerin sayısı, darbecilerin gücü artıyor” ifadelerini kullandı.

İHL Kültürünün ve İmam-Hatiplilik Şuurunun Milletimize ve Ülkemize Kazandırdıkları Gün Gibi Ortada
Kendi milletinin hikâyesini, kendi ülkesinin tarihini bu kadar içselleştirmiş kaç teşkilatımız vardır? Sorusunu katılımcılara soran Ali Yalçın, ülkede meslek liselerinin ‘memleket meselesi’ olarak tanımlandığı günleri de gördüklerini ifade ederek şöyle devam etti: “Fakat yine bu ülkede İmam-Hatip Okullarının ‘vesayet gerekçesi’ olarak gösterildiği dönemleri de gördük. Bugün geldiğimiz noktada, İHL kültürünün ve İmam-Hatiplilik şuurunun milletimize ve ülkemize kazandırdıkları da gün gibi ortadadır. İmam-Hatiplinin üniversiteye girişinin engellendiği ülke de, bir İmam-Hatiplinin liderliği ve dirayetiyle milletin önündeki engellerin kalktığı, yasağın tarihin çöp sepetine atıldığı ülke de Türkiye’dir.”

Sizler Sadece İmam-Hatip Davasına Değil, Maarif Davası’na da Katkı Sunuyorsunuz
Bu süreci “Kolay olmadı” diyerek açıklayan Yalçın, bu toprakların mayasını taşıyan, inancının önerdiği istikametin gerekleri üzerine yaşayan hemen herkesin: kendi ülkesinde parya yapılmaya çalışıldığı, bedel ödemek zorunda bırakıldığı günlerin hafızalardaki tazeliğini koruduğunu aktardı. “Bizim inanç dünyamızda, kaybedince yeise, kazanınca kibre düşmek zafiyettir” diyen Yalçın, “Bizim inancımızda, umutsuzluk Yaradan’dan yüz çevirmek, kibir ise şeytanın rehberliğinde yol yürümektir. Bunların idrak ve şuur noktasında karşılık bulduğu zeminlerin mekân noktasındaki zirvelerinden biri İmam Hatip Liseleri, insan noktasındaki zirvelerinden biri ise İmam Hatip Okulları öğrencileridir. 

Sizler sadece İmam-Hatip davasına değil beraberinde Maarif Davası’na da katkı sunuyor, kafa yoruyorsunuz. ‘Oku!’ hükmünün gereklerini yaşayan ve yansıtan kitledir İmam-Hatipliler. Rotası doğruluk olan, değişimi zorlayan ahlakın, yol haritası iyilik olan, dönüşümleri planlayan aklın sahibi olmak zorundayız. Sadece kendi mecramızın değil paydaşı olduğumuz alanların da iyiye, güzele ve doğruya dair yolculukta yanlışlara, hatalara, kusurlara itiraz eden sesin kaynağı, gereğini ifa ve inşa eden, gerçekleri hayata geçiren, hakikati ihya eden sözlerin müellifi olmak durumundayız” diye konuştu.

Özgürlüklerden, Devlet Paradigmasına, Bilim ve Teknolojiden, Doğal Hayata Her Konuda İnsana ve İmana Temas Eder Bilinciyle Hareket Etmek Durumundayız

Yalçın: "İlmin Çin’de de olsa alınmasını salık veren bir inancın mensupları, bir Nebi’nin meftunları olarak; ekonomiden - diplomasiye, eğitimden - iş ve üretim ilişkilerine, özgürlüklerden - devlet paradigmasına, yasak ve sınırlamalardan - insan onurunun gereklerine, bilim ve teknolojiden - doğal hayata her konuda insana ve imana temas eder bilinciyle hareket etmek durumundayız. Böylesine önemli bir misyonla hareket eden ÖNDER başta olmak üzere tüm kardeşlerimi tebrik ediyor, Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen olarak her zaman sizlerle omuz omuza vereceğimizi bir kez daha belirtmek istiyorum." ifadelerini kullandı.

Program daha sonra oturum ve sunumlarla devam etti.